Hüseyin Ergün, kimya sektöründeki köklü geçmişinin ardından, kişisel tutkusu olan cilt kozmetiği alanına adım atmaya karar verdi.
Tabi Global çatısı altında hayata geçirdiği bu yeni girişim, onun için sadece bir kariyer değişikliği değil, aynı zamanda uzun süredir ilgi duyduğu bir alanda kendini gerçekleştirme fırsatıydı.
Yaklaşık bir yıl süren yoğun Ar-Ge çalışmaları, Hüseyin Ergün'ün cilt kozmetiği alanındaki uzmanlığını pekiştirdi. Bu süreçte, sektördeki saygın firmalarla stratejik işbirlikleri kurarak, her bir ürünün formülasyonunda cildin ihtiyaçlarını ve doğal içeriklerin gücünü en üst düzeyde birleştirmeyi başardı. Ergün, bilimsel titizliği ve yüksek kalite standartlarını her zaman ön planda tutarak, Ar-Ge çalışmalarının her aşamasında bizzat yer aldı.
Derma Nepenthe markasının doğuşunda, sadece ürünlerin içeriği değil, tasarım, etiket ve ambalaj gibi tüm detaylar titizlikle ele alındı. Hüseyin Ergün, markanın doğaya saygılı, sürdürülebilir ve yenilikçi ruhunu her bir unsurda yansıtmaya özen gösterdi. Ambalajlarda geri dönüştürülebilir malzemeler kullanarak, çevresel sorumluluğu daima göz önünde bulundurdu.
Derma Nepenthe, yenilikçi Ar-Ge çalışmalarıyla doğanın gücünü kullanarak farklı cilt tiplerine özel, doğal ve etkili cilt bakım ürünleri sunar.
Derma Nepenthe, doğanın sunduğu mucizevi içeriklerle temiz ve doğal cilt bakım çözümleri sunmayı hedeflerken, karbon ayak izini azaltma ve hayvan dostu olma konusundaki kararlı duruşuyla da öne çıkar.
Derma Nepenthe, Yunanca "cilt" anlamına gelen "derma" ve antik Yunan mitolojisinde üzüntüyü unutturan bir iksir olan "nepenthe" kelimelerinin birleşiminden oluşur.